Prof. Dr. Hüseyin Üreten, “Bugünün gerçekleri geçmişin izlerinde saklıdır” diyerek, Anadolumuzun kadim tarihinde balın herhangi bir yiyecek olmadığına dikkat çekerek tarih öncesi dönemlerden itibaren Anadolu insanının hem en önemli besin kaynağı hem de kültür unsuru olduğunu belirtti.
Üreten, Anadolu’nun ilk büyük devletini kuran Hititler Dönemi’nde hamur işlerinde, tatlı ve ekmek yapımında kullanılan temel malzemelerden biri olan balın, aynı zamanda Hitit Kralı II. Muwatalli tarafından Arinna’nın Güneş Tanrıçası, Göğün Güneş Tanrısı, Göğün Fırtına Tanrısı ve diğer önemli tanrı ve tanrıçalara ballı ekmek şeklinde sunulduğunu ifade etti. Sözlerini sürdüren Prof. Dr. Üreten, “Tanrı ve tanrıçalara sunulan balın büyü ayinlerinde, tanrıyı çağırma seremonilerinde (Kayıp Tanrı Telepinu Efsanesi) kullanılıyor. Hatta arı ve bal, Hititlerin yaşantısında kendisine öyle büyük bir yer edinmiştir ki, bal dolu kovanı çalan birine Hitit yasalarında önce arılar tarafından sokularak daha sonra ise altı şekel gümüş ile cezalandırılıyor. Hitit Anadolu’sundaki bu durum Hellenistik Dönem Anadolu’sunda da aynen görülüyor. Bu bağlamda balın Eski Anadolu’da bıraktığı izlerin görüldüğü diğer bir alan da sikkelerdir. Ephesos antik kentinin bastırdığı elektron sikkelerin ön yüzünde arı betimi yer alır. Artemis kültünün uygulayıcısı olan rahibelere de “Arı Kraliçe” anlamına gelen “Mellierai” adının verilmesi oldukça dikkat çekicidir.” diye konuştu.
Öğretim Üyemizin Yeni Kitabı Yayımlandı
Öğretim Üyemizin Yeni Kitabı “Zümrüd-ü Anka Sultan Çelebi Mehmed” Yayımlandı
Öğretim Üyemizin Kitabı Yayımlandı
Hemşirelik Fakültesinde Dış Paydaş Toplantısı Gerçekleştirildi
Akademisyenimizden UEFA C Lisans Kursu’nda Nitelikli Eğitimler
İletişim Fakültesi Akademik Genel Kurul Toplantısı Gerçekleştirildi
Bağımlılıkla Mücadelede Aile Gücü: Yükümlülere Yönelik Farkındalık Semineri Gerçekleştirildi
Öğretim Üyemizin Geliştirdiği Buluş Faydalı Model Olarak Tescillendi
Uygulama & Kodlama :
Bilgi İşlem
Web Tasarım Grubu