Hacettepe Üniversitesi Uzaktan Eğitim Merkezi Müdürü Prof. Dr. Arif Altun’un konuşmacı olarak katıldığı konferansa Üniversitemiz Eğitim Fakültesi Dekan Yardımcıları Yrd. Doç. Dr. Mustafa Akkaya ve Yrd. Doç. Dr. Soner Aladağ, öğretim elemanları ve öğrenciler katıldı.

Türkiye’nin genç nüfusuyla, Dünya’da E-Öğrenme ortamlarını  kullanan kişi sayısı bakımından 3. sırada olduğunu belirten Prof.Dr. Altun,  E- Öğrenme ortamından daha iyi yararlanmak için bu ortamlar üzerinde çalışılması ve deneyimlenmesi,  öğrenmedeki bireysel farklılıkların ortaya çıkarılarak e-öğrenme ortamlarına uygulanması gerekliliğini vurguladı.

Özellikle pazarlama, tıp ve bilişim sektöründe kişiselleştirme ve bireye özgü farklılıkların kullanıldığını hatırlatan Prof. Dr. Altun  ‘En basit şekliyle kalemimizi, arabamızı, cep telefonumuzu kişiselleştiriyoruz, öğrenmemizi neden kişiselleştirmeyelim?’ dedi.

E- Öğrenme ortamlarının bireyselleştirilmesiyle, düzenli bir veri izleme mekanizması oluşturularak, bireysel ve bireysel olmayan kişisel özelliklerin doğru belirlenebileceğini ve belirlenen özelliklerin sunulan içerikle bütünleştirilerek kurulan bir sistemle geliştirilebileceğini kaydeden Prof. Dr. Altun, “Bu süreçte öğrenenlere yardımcı olacak araçları nasıl geliştireceğimiz sorusu önemli bir yer tutuyor.” ifadelerini kullandı.

Kullanıcının öğrenmeye ilişkin faaliyetlerinin izlenebilir olmasının,  E- Öğrenme ortamlarının kişiselleştirilmesi konusunda önemli olduğunu belirten Prof. Dr. Altun, bununla ilgili öğrenme analitikleri adı altında bir çalışma alanı oluştuğunu, bireyselleştirmede bireye uygun bir öğrenme patikası oluşturmanın amaçlandığını söyledi.

Bireysel farklılıkların ön plana çıktığı Ontolojik yöntemlerde kullanılan modelleme çalışmalarının, bireyselleştirmenin belkemiğini oluşturduğunu belirten Prof. Dr. Altun, “Bu farklılıklar doğru ölçülüyor mu? Bilişsel özellikleri ölçerken kağıt- kalemle yaptığımız testler, bilgisayar ortamında yaptığımız testlerle aynı etkiyi yaratıyor mu, sorularına cevap aradık. İlginç sonuçlarla karşılaştık, bilgisayar ortamında yapılan testlerin standart sapmaları, kağıt kalemle yapılan testlere göre daha yüksek,  bilgisayar ortamlarındaki testlerde daha çok zaman harcanıyor, bilgisayar ortamında başarı düşüyor. Bu da bizi,  temel bilişsel işlemde bu farklar oluşuyorsa diğer bilgisayar ortamı tasarımlarında nasıl farklılıklar oluşur, sorusu üzerine çalışmalar yapmaya yöneltiyor.” dedi.

 Tasarımın en temel bilişsel özellikte bile ne kadar önemli olduğunun görülebileceğini söyleyen Prof.Dr. Altun,  “Artık bir tasarım yapıp herkese bunu açmak gibi kitlesel bir yaklaşımdan ziyade, her bireye özgü bir tasarım yapılması gerekliliği ortaya çıkıyor. E- Öğrenme ortamlarında, bireyselleştirme sürecinin yapılmasında en temel kullanıcı modelini geliştirmenin yolu kullanıcıyı iyi tanımaktan geçiyor.” ifadelerini kullandı.

Konferansın son bölümünde, katılımcıların sorularını yanıtlayan Prof. Dr. Altun’a, konferansın bitiminde, Üniversitemiz Eğitim Fakültesi,  Eğitim Yönetimi, Teftişi, Ekonomisi ve Planlaması Anabilim Dalı Başkanı Prof.Dr. Ruhi Sarpkaya tarafından teşekkür belgesi verildi.